‘’Kendine iyi bak’’ bir "veda" değil "elveda" cümlesidir çoğu zaman.
O üç kelimeden çok daha fazlasını gizler içinde...
"Kendine iyi bak. Çünkü bundan sonra ben yanında olmayacağım.
Olamayacağım. İstesem de istemesem de. Sevdim bir zamanlar seni, hala seviyorum ve benden sonra da mutlu olmanı istiyorum. Olur da bir gün dönersem seni iyi bulmak istiyorum.
Kendine iyi bak. Çünkü bundan sonra kendinden başkası olmayacak yanında sana bakacak. Ben olmayacağım.
Kendine iyi bak ve beni düşünme. Çünkü ben de seni düşünmeyeceğim artık. Arama sakın beni, yazma, çünkü ben yazmayacağım. Sil beni yüreğinden, çünkü ben sileceğim. Fakat, yaşanılan, paylaşılan güzel şeyler hatırına sana yürekten mutluluklar diliyorum. Ve ben bir daha dönmemek üzere gidiyorum.
Kendine iyi bak. Aramızda geçen herşeye rağmen benden sonra iyi olduğunu bilmeyi tercih ederim. Aslında bilmem çok önemli değil, iyi olduğunu varsayacağım ben. Seni bir daha asla görmemek üzere gidiyorum ben, seni kendinle başbaşa, yapayalnız bırakıyorum ben. Biliyorum kendini bırakacaksın benden sonra, o yüzden iyi bak diyorum. Aslına bakarsan, çok da fazla umursamıyorum.""
"Kendine iyi bak derler ve giderler. Tutkuyla sevenler, bazen birden fazla söylerler bunu. Çünkü onları ayırmak, eti tırnaktan ayırmak gibidir. Kolay kolay kopamaz onlar, süreç çok acı vericidir, yürek parçalıyıcıdır. Her seferinde azalan umutlarla geri döner ve yine Kendine İyi Bak gözleriyle ayrılırlar.
Ta ki umut da, sevgi de tükeninceye kadar. Ta ki son elveda mezar sessizliğine bürününceye kadar.
Tutkunun ötesinde sevenler, bir kez Kendine İyi Bak derler ve giderler. Onlar eti tırnaktan ayırmak yerine ölümü yeğlerler. Onlar bu acıyı bir kezden fazla kaldıramayacaklarını bilirler.
Kendine iyi bak derler ve giderler. Bu sözlerin içinde ihanet yok, hiç bir zaman olamaz derler ve giderler. En büyük ihanet değil midir aslında seni seveni, ihtiyacı olanı yüzüstü bırakıp gitmek.
"Kendine iyi bak" derler ve giderler. Seni suskunluğa mahkum edip giderler. Seni parçalara ayırıp, en büyük parçayı yanlarına alıp giderler. Seni senden alıp giderler. Daha kötüsü suçlayamazsın onları tüm bunlar için.
Kendine iyi bak deyip gidenin geçerli bir nedeni vardır elbet. Suçlatmaz kendini. Savaşmadıkları için kızarsın ama suçlayamazsın. Savaşmışlarsa, yenildikleri için kızarsın ama suçlayamazsın. Yenildiğin için kızarsın ama suçlayamazsın. Ayrılığın kaçınılmazlığına inandırır seni, "kendine iyi bak" derler ve giderler.
Elinden umutlarını, düşlerini, sevgilerini alıp giderler. Bir tek anıları bırakırlar geride, bir de hatırladıkça gözyaşlarına boğulasın diye unutulmayan nağmeler. Arkalarına bakmadan çekip giderler eğer yalnız kalmışsan, çünkü insafsızlıklarını görmek istemezler.
Herşey o saniye orada bitsin, kapansın bu sayfa isterler.
"Bitti" diyemedikleri için, "kendine iyi bak" derler.
"Kırıldım ve affedemiyorum" diyemedikleri için "kendine iyi bak" derler.
"Seni istemiyorum artık, hayatımdan çıkaracağım ama bil ki hiç unutmayacağım" diyemedikleri için kendine iyi bak derler.
"Biliyorum çok kanayacaksın ama daha iyisini yapamıyorum" diyemedikleri için "kendine iyi bak" derler.
Vicdanlarını rahatlatmak için kendine iyi bak derler, çünkü o kan uzun süre akacaktır ve o yara asla kapanmayacaktır, bilirler.
Kendine iyi bak bir noktadır çoğu zaman. Kendine iyi bak deme bana, sadece kötülükler noktalansın isterim ben. Oysa sen iyisin. Sen gözümdeki ışık, dudağımdaki tebessüm, sen içimdeki sevinçssin. Sen hayatıma renk katan, sen yüreğimdeki çarpıntı, sen hayatımdaki neşesin. Sen yolumu aydınlatan, sen dert ortağım, sen gönül yoldaşım, sen bir tanesin.
"Kendine iyi bak" deme bana. Nokta koyma. Keşke böyle yaşanmasaydı bazı şeyler, keşke affedebilsen beni, keşke ben de affedebilsem. Keşke döndürebilsek zamanı geriye. Keşke bugünkü aklımızla yaşasak herşeyi baştan. Nafile... Ama yine de, gitmesen olmaz mı? Bitmesek olmaz mı? Sen eksikken, ben nasıl tam olurum? Senden kalan boşluğu kimlerle doldururum? Savaşsak, aramıza giren şeytanla olmaz mı? Hani büyük aşklar her türlü engeli aşardı, hani gerçek dostluklar her sınavı geçerdi, hani sevgi eninde sonunda kazanırdı? Hani hayatta hiç kirlenmeyecek değerler vardı? Hani en büyük zaferler, en kanlı savaşların ardından kazanılırdı? Bunların hepsi yalan mı?
Sahiden..., gitmesen olmaz mı?
Bitmesek olmaz mı?...
Peki o zaman.
Senin istediğin gibi olsun.
Öyleyse...
Sen de "KENDİNE İYİ BAK."
HOŞÇAKAL...
12 yorum:
Beni üzen bir cümledir " Kendine iyi bak"
Sevgilerimle canım.
hoşgeldin muhabbet çiçeğim. özlettin kendini. veda etme anlamında değil benimki; "kendine iyi bak"
Önce hoşgeldin...
Sonra bu kadar özletme kendini...
En son kendine iyi bak.
Öptüm:)
Gidenin arkasından bu cümleleri sarfetmek acı vericidir.inşaallah hayat boyu yüzün gülsün canım.Umarım tatilin güzel geçiyordur.silifke'de havalar bayağı bir serin geçiyor.Fırtınalar,esinti,yağmur bile yağdı.sizin orada havalar nasıl.öpüyorum seni.Sende kendine iyi bak.sevgilerimle.
çiçeğim hoşgeldin,sabah sabah yazınla hüzünlendim zaten ağlamak için sebep arıyorum,inşallah bu sadece bi yazıdır yani senin hayatında böyle bi ayrılık yoktur eğer varsa inan bana şimdiden çok üzüldüm,kendine iyi bak,inşallah herşey yolundadır, ama bir ayrılık varsada sakın kafana takma ,üzülme,çünkü gidenin arkasından üzülmek onu yüceltmektir,gittiyse yolun açık olsun dersin ve hayatına devam edersin sevgilerimi bırakıyorum canım arkadaşım...
sevmiyorum vedaları..:(:(:((
Özlemcim, bencede üzücü bir veda cümlesi bu...
Gülcancım, sende kendine iyi bak canım benim.
Banucum, sağol canım. Özletmemeye çalışacam söz :)
Mehtapcım, yakın sayılırız. Silifke bizim yazlığa sanırım 30 dk falan. Bizim oralardada havalar güzel gidiyor. Sanada iyi tatiller canım. Öptüm.
Ferzancım, sadece bir yazı demek isterdim ama değil. Gerçekten bitti...
Öptüm canım.
Kurbişcim, bende sevmem vedaları. Ama hayat vedalarla dolu maalesef...
Yorum Gönder